15 Şubat 2009 Pazar

happy fuckin valentine's week

tiyatro, Karina, taps, 3d film, rocknrolla, saten sabahlık, kahve dolu mug, bir adet Ege, ters dönen şemsiye, bocalama, yorulma, dinlenme, kısa süreli sinir harpleri...Bir haftasonundan daha ne beklenir. Doyuma ulaştırdı mı peki? bilmem..sanırım. Buna ancak önümüzdeki haftasonundan ve yaşayacağım diğer haftasonlarından sonra karar verebilirim. Bu da ne yazık ki hiç bir zaman kesin bir karara varamayacağım anlamına geliyor. Peki ya biri bana "bu senin yaşayacağın en güzel haftasonuydu" dese... Bu galiba bu hafta okulun başladığı gerçeğini ve benim bu gerçeği görmezden gelip 1 hafta daha keyfime bakacağım gerçeğini değiştirmezdi. Krizi fırsata dönüştürdük, siz zavallı mağdur insanların zayıf anından faydalandık diyen dehalar acaba aynı şekilde stresi de keyfe dönüştürebilirler mi benim için? Converter people..
Devics'ten just one breath'le bitmek üzere olan bir haftasonu..
Sevilmiş olma isteği kendini beğenmişliklerin en büyüğüdür lafını hatırlatarak da self- judgement'a davette bulunuyorum..

Special thanks to Friedrich.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder